Kimseyi kırmadan hayır demenin yolu! Bu cümle yüzde 99 işe yarıyor

“Hayır” demeyi öğrenmek sadece bir tercih değil, sağlıklı bir yaşam için temel bir beceri. Uzmanlar, bu tutumun öz saygının yapı taşı olduğunu vurguluyor.

Son yıllarda ruh sağlığına yönelik farkındalık arttıkça, öz saygı ve kişisel sınırlar gibi kavramlar da daha çok konuşulur hale geldi. 

Klinik psikolog Olga Castanyer’in 2023 yılında yayımladığı “Assertiveness Inside and Out” adlı kitabı, bu bağlamda bireylerin kendileriyle ve çevreleriyle sağlıklı ilişkiler kurmalarına rehberlik ediyor. Kitapta öne çıkan temel mesaj ise net: Kendinize saygı duyuyorsanız, sınır koymayı öğrenmelisiniz.

Cadena SER’de yer alan habere göre, “iddialılık” (assertiveness) kavramı, bireyin kendi duygu, düşünce ve ihtiyaçlarını başkalarını kırmadan ifade edebilme becerisi olarak tanımlanıyor. Bu beceri, hem içsel bir özgüven hem de dışsal bir iletişim biçimi olarak değerlendiriliyor.

Sınırları sağlıklı bir şekilde belirliyor

Castanyer, kitabında “hayır” demeyi bilmenin kişisel sınırların sağlıklı bir şekilde belirlenmesi için hayati olduğuna dikkat çekiyor. İddialı bireyler, başkalarının taleplerine karşı baskı altında hissetmeden ve suçluluk duymadan kendi isteklerini ifade edebiliyor. Uzmanlar, bu durumu kişinin kendisiyle kurduğu bağın bir yansıması olarak değerlendiriyor.

Fransız yayın organı Le Journal des Femmes, klinik psikolog Maïté Tranzer ile yaptığı röportajda bu konuyu daha da derinleştiriyor. Tranzer’e göre, “hayır” demek, kaba olmakla değil, öz saygı göstermekle ilgilidir. Ve bu beceri, ancak iç gözlem ve özfarkındalıkla geliştirilebilir.

Uzmanlara göre, sınır koymak isteyen bireyler öncelikle hangi durumlarda kendilerini baskı altında hissettiklerini belirlemeli. Tranzer, “İstemediğimiz halde kabul ettiğimiz durumları hatırlamak bir içgörü sağlar. Bu da kalıcı değişimin ilk adımıdır” diyor.

Başkalarını kırma korkusuyla bencil görünmekten çekiniyor

Birçok kişi, başkalarını kırma korkusuyla veya bencil görünmekten çekinerek kendi sınırlarını ihlal ettiriyor. Ancak Tranzer, “Değeriniz başkalarının onayına bağlı değildir. Farklı ihtiyaçlarınız ve tercihleriniz olması çok doğaldır” diyerek bu algının kırılması gerektiğini vurguluyor.

“Hayır” demek her zaman net ve keskin olmak zorunda değil. Tranzer, daha yumuşak ama kararlı bir ifade örneği veriyor:

“Anlıyorum, ancak buna bağlı kalmamayı tercih ederim.”

Bunun yanı sıra, konuşurken daha yavaş bir ton kullanmak, göz teması kurmak ve dik durmak da iletilen mesajın etkisini güçlendiriyor. “Biraz titreme hissetseniz bile beden diliniz kararlılığınızı destekler” diyor uzman.

Her ne kadar zorlayıcı görünse de, uzmanlara göre iddialı olmak doğuştan gelen bir özellik değil, zamanla geliştirilebilen bir beceri. Pratikle birlikte, bireyler hem kendilerine daha fazla saygı duymayı hem de daha sağlıklı ilişkiler kurmayı öğrenebilir.

Unutmayın: ‘Hayır’ demek, kendinize ‘evet’ demenin en güçlü yollarından biridir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir